Ahmet Hakan'dan Akar'a çağrı

Ahmet Hakan'dan Akar'a çağrı
Güncelleme:

Hürriyet yazarı Ahmet Hakan, darbe girişimi sırasında cuntacılar tarafından rehin alınan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a 'görevi bırakma' çağrısı yaptı.

Hakan, "Türk Silahlı Kuvvetleri’nin en tepesinde göreve devam etmeniz, ne sizin ne de memleketin hayrına. Gelin bu görevi bırakın Sayın Hulusi Paşa! Karşılığında da milletin size vereceği en büyük kahramanlık, en büyük cesaret ve en büyük yiğitlik madalyasını kabul buyurun" diye yazdı.

Ahmet Hakan'ın "Kan akıttın kan ey Fetullahçı!" başlığıyla yayımlanan (23 Temmuz 2016) yazısı şöyle:


Bana sosyal medyadan "Hükümete yaranmak için bizi hedef alıyorsun" diye mesaj atan Fetullahçıya sesleniyorum:

*

Sizi hedef alışım hükümete yaranmak için değil ey Fetullahçı! Tanklarınızın önüne canlarını hiçe sayarak çıkan kahramanlara yaranmak için.

*

Bana sosyal medyadan “Tek taraflı atış yapıyorsun. Bugünler de geçecek” diye mesaj yollayan Fetullahçıya sesleniyorum:

*

Boşuna heveslenme ey Fetullahçı! Döktüğünüz kanda boğulacaksınız ve bugünler hiç geçmeyecek.

*

Bana sosyal medyadan “Ama Hoca Efendi bu işin içinde olmadığını söyledi...” diye mesaj sallayan Fetullahçıya sesleniyorum:

*

İmanınız gizlilik, dininiz takiye, hayatınız hile, umdeniz yalan, bayrağınız aldatma ey Fetullahçı! Ama yağma yok. Artık kimseyi kandıramayacaksınız.

*

Bana sosyal medyadan Fetullah’ın “Ben karıncayı bile ezemem” dediği vaazları yollayan Fetullahçıya sesleniyorum:

*

Sizin ne mal olduğunuz ortaya çıktı ey Fetullahçı! Siz tankla adam ezecek denli gözü dönmüş canilersiniz!

Ne Yunan'ı, ne adası?

Rıfat Ababay’ın Posta’daki röportajından öğrendik:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Marmaris’teyken kendisine “Yunan adalarına gidelim”teklifinde bulunanlara...

“Hadi len... Ne Yunan’ı, ne adası” diye tavır koymuş.

Yunan adaları goygoyuna kıl olmam nedeniyle çok sevdim bu tavrı.

Ay hadi inşallah

- Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın önünde 10. Yıl Marşı çalıyor.

*

- CHP Taksim’de miting yapıyor, ulaşım ücretsiz, mitinge AK Partililer de katılıyor.

*

- Başı örtülü ile başı açık ortak eylemlerde buluşuyor.

*

- Binali Yıldırım, Devlet Bahçeli, Kemal Kılıçdaroğlu yan yana muhabbet ediyor.

*

Kısacası... Ay hadi inşallah... Özlediğimiz şeyler oluyor gibi...

Hulusi Paşa'ya açık mektup

Sayın Hulusi Paşa!

Öyle alçak ve hilekâr bir organizasyon var ki karşımızda...

Resmen kıyameti yaşıyoruz: Baba evladına, evlat babaya, kardeş kardeşe güvenmiyor, güvenemiyor!

İşte böyle bir ortamda kendisinden kuşku duymadığım ender isimlerin başında geliyorsunuz.

*

Sayın Hulusi Paşa!

Darbecilerin “Başımıza geç, bizim Kenan Evren’imiz ol” teklifini elinizin tersiyle itmiş olmanız, darbecilere milim taviz vermemeniz, boynunuza geçirilen kemere rağmen duruşunuzu korumanız, millete ve demokrasiye sadakatten ayrılmamanız...

Hepsi çok yiğitçe, hepsi çok kahramanca, hepsi çok yüreklice!

*

Sayın Hulusi Paşa!

Ancak bu yiğitliğiniz, bu kahramanlığınız, bu yürekliliğiniz...

Ortaya çıkan büyük acizliği görmemize engel olamıyor maalesef.

*

Sayın Hulusi Paşa!

Tablo şudur:

- Generallerinizin en az yarısını Haşhaşilere kaptırmışsınız.

- Tanklarınızın halka ateş açmasına mani olamamışsınız.

- F-16’larınızın Meclis’i vurmasına mani olamamışsınız.

- Olayları saat 16.00’da haber almanıza rağmen darbecilerin elinde rehine durumuna düşmüşsünüz.

- Uyumuşsunuz, uyutulmuşsunuz.

Ve emrinizdeki orduya hâlâ tam olarak egemen olamadığınıza dair rivayetler ortalıkta uçuşmakta.

*

Bu tabloya baktığımızda size sadece şunu söyleyebilirim:

Türk Silahlı Kuvvetleri’nin en tepesinde göreve devam etmeniz, ne sizin ne de memleketin hayrına.

*

Gelin bu görevi bırakın Sayın Hulusi Paşa!

Karşılığında da milletin size vereceği en büyük kahramanlık, en büyük cesaret ve en büyük yiğitlik madalyasını kabul buyurun.

Fetullah da tiyatro diyor

Fetullah’ın açıklamalarının tümünü defalarca dinledim:

Darbe için “tiyatro” demesi, şehitlerle alay etmesi, arada tehditler savurması, sonra alttan alması, en sonunda Amerika’nın hukukuna güven duyduğunu söylemesi falan...

Hepsi ama hepsi...

Alçak darbenin beyni ve kalbi olduğunun kanıtı gibiydi.

Aradaki devasa fark

- “BALYOZ” diye, “Ergenekon” diye, “darbeci” diye kendilerine iftira atılan ve kumpas kurulan subaylar, aslanlar gibi teslim oldular.

*

- Bunlar ise ağlaşarak, eziklenerek falan köprüye çıkıp “Bak kendimi köprüden atarım ha” numarası çekiyorlar.

*

Hey Ahmet Altan!

Farkında mısın olayın?

Korkaklar, namertler, tırsaklar

İfadelerini okuyorum.

Hepsi “Çok pişmanım, üzgünüm, orada değildim, burada değildim, haberim yoktu, şuydu, buydu...” falan diyor.

Hiçbiri ama hiçbiri... Delikanlıca, mertçe... “Evet kardeşim, Fetullah düğmeye bastı, biz de darbeye kalkıştık” demiyor.

*

Bunlar böyledir:

Halka ateş açarken korkusuz, cesur ve gözü kara...

Yakalanınca dünyanın en korkağı, en namerdi, en tırsağı...

Bu işin Tayyipçilikle ilgisi yok

Köprüde insanların üzerine acımasızca ateş açılma anının görüntülerini izledikten sonra söylenmesi gereken iki şey şudur:

*

- BİR: Bu iş ideolojiler, pozisyonlar, siyasi bakış açıları dışındadır. Bu iş tamamen insanlıkla ilgilidir.

*

- İKİ: Bu işin Tayyipçi olmak ya da olmamakla da bir ilgisi kalmamıştır. Bu iş tamamen vicdanla ilgilidir.