Baransu'ya destek mesajı

Baransu'ya destek mesajı
Güncelleme:

Hasan Cemal, Mehmet Baransu'nun tutuklanmasının ardından kaleme aldığı yazıda genç gazeteciye \"bu da geçer\" dedi. İşte Hasan Cemal'in yazısı:

Taraf gazetesinden Mehmet Baransu tutuklanınca tweet attım:
“Mehmet Baransu yalnız değilsin, canını sıkma, bu da geçer.”
Bu tweet, bir gazeteciden demir parmaklık arkasına atılan bir gazeteciye dayanışma mesajıydı.
Tutuklanmıştı bir meslektaşım.
Neden mi?
Türk Ceza Kanunu’nun 327. maddesini ihlalden dolayı.
Bu madde diyor ki:
“Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla, gizli kalması gereken bilgileri temin etmek…”
Bir başka deyişle:
‘Devlet sırrı’nı ifşa etmekle suçlanıyor.
Bundan dolayı gazeteciyi hapse atmak, sen gazetecilik yapma demektir.
Özgürlüğe bir darbedir.
Toplumun bilgi edinme hakkına kaba bir saldırıdır.
Gazeteci eğer neyin haber olacağını, neyin olmayacağını ‘devlet’ten, ceza yasalarından öğrenecekse, devletin çizdiği kırmızı çizgiler içinde top koşturacaksa, bunun adı gazetecilik olmaz.
Eğer bir gazeteci, devlet içindeki ‘yasa dışı faaliyetler’e dair bilgi ve belgeleri görmezden gelirse, bunları haberleştirmezse, ona da gazeteci denilmez.
Haberleştirir de, bunu gazetesi yayınlamazsa, o da gazete olmaz.
Bunlar bizim mesleğimizin abc’leridir.

Taraf muhabiri Mehmet Baransu, Ocak 2009'da yayımlanan Balyoz darbe planı iddialarına ilişkin haberlere dayanak olan, yargıya da teslim ettiği ve daha önce beraat kararı aldığı belgeler öne sürülerek beş yıl sonra tutuklandı
Taraf muhabiri Mehmet Baransu, Ocak 2009'da yayımlanan Balyoz darbe planı iddialarına ilişkin haberlere dayanak olan, yargıya da teslim ettiği ve daha önce beraat kararı aldığı belgeler öne sürülerek beş yıl sonra tutuklandı


HUKUK DEVLETİ NEREDE?..

Baransu ‘devlet sırrı’nı ifşa etmekle suçlanıyor. Bundan dolayı gazeteciyi hapse atmak, 'sen gazetecilik yapma' demekti.

Ayrıca şunu bir kenara not edin:
Mehmet Baransu, beş yıl önce yazdığı bu haberlere ilişkin davadan beraat etmişti.
Ama şimdi, beraatten kaç yıl sonra, aynı haberlerden dolayı bu kez devlet sırrı açıklamaktan dolayı tutuklandı.
İnsanın aklına ister istemez hukuk devleti bunun neresinde sorusu takılıyor.
Bu sorunun hiç kuşkusuz Balyoz Davası için de sorulması gerekir.
Balyoz Davası’nda da hukuk adına, adalet adına bazı vahim hatalar yapılmış, büyük mağduriyetler yaşanmıştır.
Bu açıdan, klasik deyişle, adaletin yerini bulması için gereken her şey yapılmalıdır.
Anayasa Mahkemesi'ne yapılan bireysel başvuruların ardından açılan yeniden yargılama sürecinde gerçek aydınlanmalıdır.
Ama bunun gereği yapılmadan, “Balyoz yoktur, darbe tertipleri tamamen komplodur” denirse...
Mehmet Baransu ve Taraf şeytanlaştırılır, darbe tezgâhı yok, paralelci kumpas var denirse...
Bu da inandırıcı olmaz.
Ciddiye de alınmaz.