Cem Küçük yargıya akıl vermeye devam ediyor

Cem Küçük yargıya akıl vermeye devam ediyor
Güncelleme:

Cem Küçük MİT TIR'ları olayında Erdem Gül'ün tutuklanmasının yanlış olduğunu söyledi. Küçük asıl tutuklanması gereken gazetecilerin isimlerini verdi.

Cem Küçük'ün Star gazetesinin bugünkü (28 Kasım 2015) nüshasında yayımlanan yazısı şöyle:

En baştan söyleyeyim ki, Can Dündar’ın tutuklanması tamamen haklıdır ve evrensel standartlara uygundur. Can Dündar ABD’de ve İngiltere’de de bu suçu işleseydi tutuklanırdı. Hatta bu kadar bile beklenmezdi ve hukuktan ziyade istihbarat yöntemleriyle erkenden içeri atılırdı.

ABD’deki düzeni iyi bilen herkes bu gerçeği bilir. ABD’de her türlü ifade özgürlüğü sınırsızdır ama milletin ve devletin güvenliğini ihlal edecek işler yapıldığı an cezası kesilir. Eğer MİT TIR’ları DAEŞ’e yardım ediyor başlıklı külliyen yalan örgütsel propaganda ABD’de ve İngiltere’de olsaydı Julian Assange’in başına ne geldiyse Can Dündar’ın da başına o gelirdi. Biliyorsunuz Amerikan ve İngiliz devletinin sırlarını açığa çıkartan ve en mahrem bilgileri redaksiyonsuz yayınlayarak milli güvenliği ihlal eden Assange hakkında tecavüz suçundan tutuklama kararı alındı. Hatta o yüzden ABD’nin istihbarat memuru olarak burada çalışan Benjamin Harvey gibiler bile Assange’ın suçunun basınla ilgisi yok yalanıyla savunmaya geçtiler. Türk devleti daha dürüst ve doğrudan bir devlet. Böyle uydurma bahanelere sığınmıyor.

Barack Obama, Assange için hain dedi ve haklıydılar. Biz de Dündar konusunda haklıyız. Assange da Dündar da çok açıkça vatana ihanet suçu işlemişlerdir ve milyonlarca insanın hayatını tehlikeye atmışlardır. ABD’nin Dündar kararına karşı çıkması tam riyakarlıktır. Hain Assange’i almak için Ekvador Büyükelçiliği’ni bile basma planları yapan ABD ve İngiltere dürüst olmak zorundadır.

Öte yandan Can Dündar’ın tutuklanması ne kadar doğruysa bence Erdem Gül’ün tutuklanması da o kadar yanlıştır. Gül’ün tahliye edilmesi ve gözü yaşlı eşi Aslı Işık hanıma kavuşması gerektiği kanaatindeyim. Can Dündar Fethullahçı Terör Örgütü’ne üye olmamakla birlikte bilerek ve isteyerek ve de sistematik şekilde bu terör örgütüne yardım ve yataklık etmiştir. Bu iki kere iki dörttür. Medyada herkesin bildiği gibi Can Dündar özel hayatı sebebiyle FETÖ tarafından esir alınmıştır. Dündar normalde Fethullah’tan nefret etmesine rağmen boynuna sert bir yular bağlandığı için Fethullahçı örgütün sistematik kara propagandistidir. Fakat Erdem Gül’ün Fethullahçı terör örgütüne bu şekilde sistematik yardımı olduğunu görmüyoruz. O örgütsel haberde imzası olması elbette Fethullahçıların oyuncağı olmaktır.

Fakat bu perspektifle bakarsanız 17-25 Aralık sürecinde sırf Tayyip Erdoğan’dan kurtulmak adına FETÖ’nün oyuncağı haline gelmemiş çok çok az gazeteci kaldığını görürüsünüz. O zaman Ahmet Hakan Coşkun başta olmak üzere 17 Aralık sürecinde tüm FETÖ işbirlikçisi olan gazetecilerin de hukuken tutuklanması gerekir. Gül bunlar kadar örgüte angaje değildi. Erdem Gül tutuklu iken Ahmet Hakan’ın, Eyüp Can’ın, Erhan Başyurt’un, Tarık Toros’un dışarıda olması büyük skandaldır. Ki bu saydıklarımdan Coşkun hariç üçü zaten terör örgütü üyesidir. O süreçte birçok muhalif gazeteci ilkesiz ve omurgasız olmaları sebebiyle en az bir kere olmak üzere Fethullahçı çetenin örgütsel yalan haberlerini aynen yayınladı. O zaman hepsi mi tutuklanacak? Hayır... Evrensel standartlar bir ülkenin milli güvenliğini ihlal eden terör örgütüne bilerek ve isteyerek sistematik biçimde yardım edenlerin tutuklanmasını öngörüyor. Mesela Wikileaks ihaneti bunun net örneğidir. Jullian Assange’a hayatı dar ettiler ve haklılardı ama diğer Wikileaks katılımcıları tutuklanmadı ama hepsi medeni ölü haline geldiler. Hiçbir anaakım medya organında çalışamıyorlar. Marjinal medyalarda takılıyorlar.

Eğer anaakım medyadan birileri Wikileaks işine bulaşmış tipleri çalıştırmaya kalkarsa Batı medeniyetinin “iyi saatte olsunlar” mekanizması o gazeteleri uyarıyor ve bu durum engelleniyor. Bence de doğru mekanizma budur. Ben de Türkiye’de bunu oturtmanın gayretindeyim. ABD’yi yeniden keşfetmenin alemi yok. Assange ve Dündar gibi ihanet konusunda sembol isimler tutuklanmalıdır. Ekrem Dumanlı gibi azılı çetecileri zaten saymıyorum. Onların çeteci Ali Fuat Yılmazer’den hiç farkı yok. Onlar zaten yakalanıp tutuklanmalı ama Erdem Gül gibi isimlerin tutuklanması olayı sulandırır. Peki Nazlı Ilıcak ve Ahmet Hakan gibi sırf Tayyip Erdoğan düşmanlığından FETÖ işbirlikçiliği yapmış tipler ne olacak? Batı standartlarında onların hakkı medeni ölümdür. Marjinal kuytu köşelerde sürünmektir. Ilıcak göbek attığı program hariç şu an zaten medeni ölüdür. Ahmet Hakan’ın aynı hale düşeceğini zaman içinde göreceğiz...