İntikam operasyonuna tepki yağdı: Hükümet, demokrasi ve medyaya darbe yapmaya hazırlanıyor

İntikam operasyonuna tepki yağdı: Hükümet, demokrasi ve medyaya darbe yapmaya hazırlanıyor
Güncelleme:

İntikam operasyonuna tepki yağdı: Hükümet, demokrasi ve medyaya darbe yapmaya hazırlanıyor

İntikam operasyonuna tepki yağdı: Hükümet, demokrasi ve medyaya darbe yapmaya hazırlanıyor

17 Aralık yolsuzluk soruşturmasının intikamını almak için, ülke çapında 150'si gazateci 400 kişinin gözaltına alınacağı iddiasına muhalefet milletvekillerinden tepki yağıyor.

Zulmeden kendi sonunu hazırlar

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak: “Masum insanları gözaltına almak, tutuklamak bir zulümdür. Zulüm ile bir yere varılamaz. Zulmeden kendi sonunu hazırlıyor demektir. Adaletten ayrıldıktan sonra yetki sahiplerinin nerede duracağı belli olmaz. 300 kişi de olur, 3 bin kişi de. Ama kimi tutuklayacaklar? Bunlar geçici şeylerdir. Gerçekler er ya da geç günün birinde ortaya çıkacak. Ne yaparlarsa yapsınlar 17 Aralık’ın üzerini kapatamazlar. Eğer 17-25 Aralık’ta yapılanlar montaj ve kurgu idiyse bu bakanlar neden görevden alındı? Neden sorgulanıyorlar? Bunu dediğimiz zaman onları sormayın, diyorlar. Neyi soralım o zaman? Bir günah keçisi bulmak gerekiyordu, bir suçlu icat edilmeliydi. En az zarar nereden gelebilir diye düşündüler ve Hizmet Camiası’nı seçtiler. Çünkü biliyorlar ki Hizmet Camiası’nın elinde vurucu silahları yok. Tek silahları fikirleri, düşünceleri ve yaptıkları hizmetler. Zaman her şeyin ilacıdır. Bu sis perdesi dağılacak ve gerçekler gün yüzüne çıkacaktır.”

Operasyon, yolsuzluk  iddialarını güçlendirir

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici: “Her şey gün gibi ortada. 17-25 Aralık’ın üzerini örtme veya unutturma anlamında yapılacak her şey hadiseyi daha da derinleştirecektir. 17-25 Aralık’taki soruşturmanın önü açılmalı ve hukuk devam etmeli. Hukukun vereceği karara uyulmalı.”

Polisleri ve yargıçları intikam aracı yapıyorlar

CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu: “Anlaşılıyor ki, bu hükümet, başta Tayyip Erdoğan olmak üzere bir intikam peşinde, cadı avı peşinde. Tamamen hukuk dışına çıkıp, başka işler yapmanın peşindeler. İçişleri Bakanı Efkan Ala, ‘siz kapıyı kırın, biz gerekli kanunu çıkarırız’ demişti. Bu anlayıştan her şey beklenir. Böyle gözaltılar ancak darbe dönemlerinde olmuştur. Biz de bunu ifade ediyoruz, hukuk devletine bir darbe yapıldı. Fiili bir darbe yapıldı. Makul şüpheyle muhalifleri gözaltına alma yetkisi veriyorlar. Hem yargıyı, hem güvenlik güçlerini bu intikamın aracı olarak kullanmaya çalışacaklar. Ne olursa olsun, bir gün bunun hesabını verecekler.

Artık mızrak çuvala sığmıyor

MHP Genel Başkan Yardımcısı Zühal Topcu: “İktidar, rüşvet ve yolsuzluğu unutturmak için karşı operasyonlar yapmayı planlasa da güneş balçıkla sıvanamaz. AKP döneminde haksızlık, hukuksuzluk, ahlaksızlık, torpil, adam kayırmacılık, bölücülük, eşkıyayla iş tutmak; yapay gündemlerle, Osmanlıca tartışmasıyla, din dersiyle paralel safsatası ile örtülemiyor artık, mızrak çuvala sığmıyor.”

Millet bu iktidarı alaşağı edecektir

MHP Genel Başkan Yardımcısı Celal Adan: “Bu iktidar bu hukuksuzluğu yapabilir. Bu iktidar 4 bakanı istifa ettiği halde utanmaz ve arlanmaz bir şekilde parlamentoda bulunmalarına tahammül gösteren bir iktidardır. Bunlar her şeyi yapabilir. 17-25 Aralık’tan bu yana Yargıtay, Danıştay, HSYK polis teşkilatlarındaki bütün bu değişiklik, Cumhuriyet tarihinin büyük hırsızlığını örtbas etmek için bir gayrettir. Türkiye Cumhuriyeti devletinin yöneticileri bugün her türlü hukuksuzluğa öncülük yapabilirler. Sürpriz değil benim için. Ama adaletsizliğin devam etmesi mümkün değildir. Önümüzde seçim var, göreceksiniz bu hukuksuz, adaletsiz, Bölücü’ye teslim etmiş iktidarı alaşağı edecektir.”

Darbe dönemlerini aratacak bir durum

TBMM İdari Amiri ve MHP Aydın Milletvekili Ali Uzunırmak: “Darbe dönemlerini aratacak bir durum. Yasaları koyanların, yargıdan korkmaları lazım. Eğer yasa koyucu yasaya uymuyorsa, çıkarttığı yasaları halkı korkutmak için çıkarıyor demektir. Bugünkü AKP iktidarının yaptığı budur. Ancak ne yaparsa yapsın, bu girişimleri 17-25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının ne denli doğru olduğunu ortaya çıkarmaktadır.”

Bu bir gözdağı operasyonu

MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri: “Bu bir intikam tutuklamasıdır. Bir gözdağı, ‘üzerimize gelmeyin’ tutuklamaları olacaktır. Boşuna bir operasyondur. Devletin kaynakları boşa harcanacaktır. Çok da anlamlı değil. Anlamlı olanı AKP’nin kamu vicdanında mahkum olduğudur. Yolsuzluk AKP’nin yakasına yapışmıştır. Kurtulabilmelerinin yolu da en ince ayrıntılarına kadar bağımsız mahkemelerde aklanmalarıdır. AKP tek başına iktidara gelme yeteneğini kaybettiği anda, hesap vereceklerini bildikleri için bunu kapatabilmek adına yapılan içi boş bir operasyondur.”

Bin kişi de tutuklasanız yolsuzluğun konuşulmasını engelleyemezsiniz

Gazeteci-yazar Orhan Kemal Cengiz: “Şu ana kadar ciddi insan hakları ihlalleri yapıldı. Kendi ifadeleriyle ‘paralel’e karşı yapılan operasyonlar, MİT Yasası’ndaki değişiklikler ve sulh ceza hâkimliklerinin getirilmeleri otoriter rejim işaretleridir. Şimdi eğer bu tarzda bir insan avına başlanır ise bu, rejimin bayağı ciddi faşizan tonlar taşıması, dışarıya kapanması ve başka bir âleme geçiş anlamına gelir. Ayrıca bu şekilde yolsuzluk ve rüşvetin gündemden düşmesini sağlayamazlar. Sadece niyetler çok açık şekilde ortaya çıkmış olur. Teknolojinin ve internetin bu kadar geliştiği bir dönemde bin kişiyi tutuklasanız bile yolsuzluğun konuşulmasını engelleyemezsiniz, tam tersine o alana daha fazla dikkat çekmiş olursunuz. Artık oradan sonra otoriter falan değil, faşizan bir rejimden bahsetmek gerekir. Önüne gelenin öyle uyduruk gerekçelerle tutuklandığı Türkiye, başka bir Türkiye olur.”

Hiçbir şey Türkiye’nin yolsuzlukları konuşmasına engel olamayacak

Rota Haber GYY Ünal Tanık: 17 Aralık yolsuzluk operasyonunun ardından bir yıl geçti. Bunu gölgelemek adına o günden bugüne o kadar çaba sarf edildi. Ama Türkiye gündemi bir yıldan bu yana tek bir şeye odaklandı; yolsuzluk. Meclis Araştırma Komisyonu bile bunu kapatacak konumda değil. Hiçbir şey Türkiye’nin bu konuyu konuşmasına engel olamayacak. Sadece öteliyorlar. Ötelemeye çalışıyorlar. Ama her ne yaparlarsa yapsınlar buna engel olamayacaklar. Bu konuyu konuşanlar kıstırılsın, susturulsun, köşelerine çekilsinler diye çok şey yapıyorlar ve çok şey yapacaklar gibi gözüküyor.”

Operasyon olursa, iktidar hukuksal meşruluğunu kaybeder

CHP Milletvekili Mahmut Tanal: “Böyle bir şeyin yapılması olağanüstü hal ilanıdır. Hukuk devleti ilkelerinin, temel hak ve özgürlüklerin askıya alınmasıdır. Hukukun dışına çıkmış olan, kendisini hukukla bağlı saymayan bir hükümet gayrimeşru hale gelince, insanlar da temel hak ve özgürlüklerini korumak için meşru direnme haklarını kullanırlar. Ayrıca bu operasyonlarla, Türkiye’de 17 ve 25 Aralık’ın konuşulmasının önüne geçilemez. Bu ülkede dikili ağaçlar bile yolsuzluk ve rüşveti konuşurlar. Basın mensuplarını hedef almak, temel hak ve özgürlüklerin özüne dokunmaktır. Operasyon yapılacak biri varsa onun evine gidip yatmaya, ya da onu evimde misafir etmeye razıyım.”

İntikam hissiyle yapılan operasyonun hiçbir hukuki yanı yok

Adalet ve Hukuk Derneği Başkanı Av. Süleyman Taşbaş: “Eğer intikam hissiyle operasyon yapılacaksa bunu mevcut hukuk, uluslararası hukuk ve etik değerler hiçbir şekilde tasvip etmez. Bunun hukukta bir karşılığı yok. Hâl böyleyken bunları yok sayarak bir ön alma şeklinde yapılacak girişim açıkçası bir nevi gözdağı vermektir. Bu demokratik toplumun kabul edebileceği, hukuk devletinin kabul edebileceği bir yaklaşım değildir. Burada sanırım bir algı operasyonu yapılmaya çalışılıyor. Burada hukuksuzluklarla hukukun üstü kapatılmaya çalışılıyor. Bunu bir hukukçu olarak tasvip etmem mümkün değil.”

AKP, muhalefeti  sindirmek istiyor

CHP Grup Başkan Vekili Levent Gök: “Türkiye’de ardı ardına hükümetin isteği doğrultusunda muhalefeti sindirmek ve yolsuzluk operasyonlarını unutturmak amacıyla algı yönetimi çerçevesinde operasyon hazırlığı yapılıyor. Anlaşılıyor ki, bu süreçte operasyonlar devam edecek. Hükümet içinde bulunduğu yolsuzluklarla, kaçak sarayla kamuoyu vicdanının yaralandığı bir dönemde bunları unutturacak acil yöntemler arıyor.”

Bu bir diktatörleşme eğilimi

HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan: “Bu aşamada, böyle bir şeyin yanlış olacağını, olmaması gerektiğini söyleyebiliriz. Böyle bir şey tamamıyla diktatörleşme eğilimidir.”

Algı operasyonu ile günü kurtarmaya çalışıyorlar

DGP Genel Başkanı ve Kütahya Milletvekili İdris Bal: “Hukuku işletmek ve şeffaf bir şekilde hakkındaki tüm iddiaları yargı önüne getirmek yerine, algı operasyonları yaparak günü kurtarmaya çalışanlara bir kez daha, hukuku çiğnedikleri ve hukuk devletine uygun davranmadıkları için gelecekte yargı önüne çıkabileceklerini hatırlatıyoruz. Her türlü algı operasyonu ve psikolojik savaşa karşıyız. Hukuksuzluğa alet olan memurları uyarıyoruz; bu günler geride kaldığında Anayasa’ya ve hukuka aykırı fiillerden dolayı yargı önünde hesap vermek zorunda kalacaklarını bilmelidirler.”