Mahkemeden Sözcü gazetesi için flaş karar

Mahkemeden Sözcü gazetesi için flaş karar
Güncelleme:

İstinaf Mahkemesi, Sözcü gazetesinin yazı işleri müdürüne ''Cumhurbaşkanına hakaret'' suçundan verilen cezayı uygun buldu.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (İstinaf) 2. Ceza  Dairesi, Sözcü gazetesinde 1 Ocak 2016'da yayınlanan "2016 falınız" başlıklı  bulmaca şeklindeki habere ilişkin gazetenin sorumlu yazı işleri müdürü Enver  Kaya'ya "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan yerel mahkeme tarafından verilen 2 yıl  2 ay 7 günlük hapis cezasını usul ve kanuna uygun buldu.

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesince verilen kararda,  Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianameye göre, Sözcü  gazetesinde suç tarihinde "2016 falınız-tabloda gördüğünüz ilk üç isim bu yıl da  hayatınızda olacak" başlığı altında manşetten yayınlanan bulmaca şeklindeki tablo  içinde Cumhurbaşkanının isim ve soy isminin geçtiği "ÖLRECEP" şeklinde  kelimelerin bulunduğu habere ilişkin gazetenin sorumlu yazı işleri müdürü Enver  Kaya hakkında "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan hapis cezası istemiyle kamu  davası açıldığı belirtildi.

Kararda, Kaya'nın bu kapsamda yargılandığı Küçükçekmece 2. Asliye Ceza  Mahkemesince, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan 2 yıl 2 ay 7 gün hapis cezasına  çarptırıldığı anlatıldı.

Verilen mahkumiyet hükmüne karşı sanık Kaya'nın avukatının istinaf  kanun yoluna başvurduğu aktarılan kararda, ceza dairesine gelen dosyanın bu  kapsamda incelendiği kaydedildi.

Ceza dairesinin kararında, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçunun  düzenlendiği TCK'nın 299. maddesine yer verilerek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin  Anayasası'nın 104/1. maddesine göre, Cumhurbaşkanı devletin başıdır ve bu sıfatla  Türkiye Cumhuriyeti'ni ve Türk milletinin birliğini temsil eder. Bu nedenledir ki  Cumhurbaşkanına hakaret suçu, kişilere ve şerefe karşı suçlar içerisinde değil,  devlete karşı işlenmiş suçlar bölümünde düzenlenerek, devleti temsil eden  Cumhurbaşkanlığı makamının saygınlığının korunması amaçlanmıştır." denildi.

Kararda, ifade hürriyeti, basın özgürlüğü gibi bir hakkın  kullanılmasına ilişkin hukuka uygunluk nedenleri mevcut ise kişinin hukuk düzeni  tarafından cezalandırılamayacağı vurgulanarak, "Ancak eleştiri hak ve görevi  kötüye kullanılmamalı, yazıda küçültücü, incitici, abartılı sözlerden  kaçınılmalıdır. Sayılan öğelerden birinin olması halinde haber verme ve eleştiri  hakkından söz edilemeyecek, eylem hukuka aykırı olacaktır." ifadelerine yer  verildi

"HİÇ KİMSE HAKARETE KATLANMAK ZORUNDA DEĞİLDİR"

Siyasiler, üst düzey bürokratlar ile kamuya mal olmuş kişilerin, diğer  insanlara nazaran ağır eleştirilere daha fazla katlanmak zorunda oldukları  hususunun demokratik toplumlarda geniş kabul gördüğü ifade edilen kararda, "Ancak  eleştiri kırıcı, şok edici ya da rahatsız edici olsa bile hakarete varmamalıdır.  Zira hiçbir kimse hakarete katlanmak zorunda değildir. İfade hürriyeti bakımından  eleştiri ile hakaret arasındaki ince çizgi, toplumda hakim olan ortalama düşünüş  ve anlayışa göre, kişilerin ifade hürriyeti ile mağdurun birey olarak onur ve  şerefi arasındaki denge de gözetilmek suretiyle hakim tarafından belirlenmelidir.  Kaba sövme hiçbir koşulda eleştiri olarak kabul edilmemelidir." görüşü aktarıldı.

Kararda, şunlar kaydedildi:

"Sanığın sorumlu yazı işleri müdürü olarak görev yaptığı gazetenin  suça konu manşetten yayınlanan bulmaca şeklindeki tabloda geçen kelimeler bir  bütün olarak değerlendirildiğinde, düşünceyi açıklama, yayma hürriyeti ve  eleştiri sınırlarını aştığı, şeref ve itibarı ihlal edici kaba hareket  niteliğinde olduğunun anlaşılması karşısında, bu ifadelerin düşünce özgürlüğü  bağlamında hukuki koruma görmesinin mümkün olmadığı, sanığın eyleminin  'Cumhurbaşkanına hakaret' suçunu oluşturduğu tüm dosya kapsamından anlaşılmakla,  sanığın mahkumiyetine ilişkin Küçükçekmece 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen  hükmün usul ve kanuna uygun olduğu sonucuna varılmıştır."

İncelenen dosyaya göre, verilen hükümde usule ve esasa ilişkin  herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığının anlaşıldığı belirtilen kararda,  sanık avukatının ileri sürdüğü nedenlerin yerinde görülmediği gerekçesiyle  istinaf başvurusunun esastan reddine karar verildiği belirtildi.

Öte yandan, daire kararını kesin olmak üzere oy birliğiyle aldı.

AA