Oyuncu Bozoğlu: Rolüm için 20 kilo aldım

Yeşim Ceren Bozoğlu: Rolüm için 20 kilo aldım
 

Yeşim Ceren Bozoğlu, O Hayat Benim dizisine başlarken canlandırdığı Nuran karakteri için tam 20 kilo aldığını söyledi. Bozoğlu, “Çok çirkin görünüp, gönüllerin sultanı olmayı tercih ederim” diyor.

Yeşim Ceren Bozoğlu, kendini mesleğine adamış bir oyuncu. Rolü için onlarca kilo alıp veriyor, ağlama sahnelerinde göz damlası kullanmıyor, gerçekten ağlıyor. Çünkü gerçek gözyaşının reytingin garantisi olarak görüyor. Kurduğu oyunculuk okulu Atölye 1314’te ise kendi tabiriyle ‘temiz star’ adayları yetiştiriyor.

- En son "Gizli Yüzler" isimli sinema filminde rol aldım. 14 Kasım'da vizyona girecek. Deniz adında deli dolu, hayatın tadını çıkaran, girişken, esprili ve eğlenceli bir karakter.

- Bugün sektörde oyunculuk yapan arkadaşlarımın çoğu sadece kafalarıyla oynuyor. Vücut, el, kol ve bacaklarını ne yapacaklarını bilemiyorlar.

-Ben bu işe çok aşığım. Sette gecenin üçünde herkes ‘Eve gidelim’ dediğinde, ben ellerimi açıp, ‘Allah’ım sana şükürler olsun, setimiz var’ diye dua ediyorum.

REYTİNGİN GARANTİSİ GERÇEK GÖZYAŞI

Dizide duygularını çok yoğun yaşayan bir karakteri oynuyorsunuz. Gerçekten ağlıyor musunuz?

Evet. Benim Atölye 1314’te de çocuklara öğrettiğim en önemli şey. Oyunculuk kimya değiştirme sanatıdır. Gözüme su damlatmak gibi bir takım yardımcı teknikler olmasına rağmen, benim gözlemlediğim 18 senenin sonunda reytingin garantisi gerçek gözyaşı. Bunu yapmadığınız takdirde insanlar o teknik olanı algılıyor ve o samimiyetsizlikten ötürü de size gerçek reaksiyon vermiyor. Televizyon maalesef samimiyetsizliği hiç kaldırmıyor.

Çok yorucu değil mi?

O zaman reyting kaybetmeyi göze alacaksınız. Bu meslek etiğiyle, ahlakıyla alakalı bir şey. Ben kendime adıma, oyunculukta ‘temiz star’ kavramı üzerinden bir hayat sürdürmeye ve şimdi onu öğretip, anlatmaya çalışıyorum.

OKULUMDA 'TEMİZ STAR' YETİŞTİRİYORUM

Nedir ‘temiz star’ kavramı?

O temiz star kavramının içinde birtakım kardeşlikler içine girmeden, kendi duruşundan ve kendi ideallerinden vazgeçmeden, alkol uyuşturucu gibi kötü alışkanlıklardan uzak durarak, son derece ahlaklı, disiplinli, temel bildiğimiz değerlerimize sahip çıkan ve bunları modernize edebilen ama aynı zamanda da kanının son damlasına kadar aktör olabilen ve her koşulda oynayabilen bir oyunculuk anlayışından bahsediyorum. Bunu yapabilmek için de o kavramın devamında oyuncu sahnesinden feragat etmemeli. Çünkü o işe ihanettir. Bu noktada benim söylediğim anlamda temiz star kavramı, 24 saat mesai gerektiren bir süreç.

ŞUAN Kİ STARLAR 5 YIL SONRA SEKTÖR DIŞIDA KALACAK

Uyuşturucudan gözaltına alınan, kaprisleriyle gündeme gelen, çalışma şartlarından şikayet eden sayısız oyuncu var…

O bahsettiğiniz tarzda arkadaşlarımız maalesef önümüzdeki 5 sene içinde sektör dışına atılacaktır. Çünkü uzun vadede kıymetinizi ve değerinizi koruyacak prensipleriniz yoksa insanlara duruşunuz bir şey ifade etmiyorsa sektör 5 senede bir yeni yüzlerle kendini yeniliyor ve oyunun dışında kalıyorsunuz.

AİLEM OYUNCU OLMAMI İSTEMEDİ

Ailenizde milletvekilleri, bakanlar var. Oyunculuk yapmaya karar verdiğinizde tepki gösterdiler mi?

Büyük karşı çıktılar. Babam asla istemiyordu. Oyunculuğun bohem havası olduğunu düşünüyordu. Ekonomik anlamda kendini idame ettirebilecek misin, ettiremeyecek misin gibi haklı olabilecek kaygıları vardı. Ama bu bir aşk. Ben oynamadığım zaman nefes almıyorum. Onlara da bunu anlattım. Kabul etmeselerdi de ben bir şekilde o sınava girip, o okulu kazanıp, devam edecektim.

KIVANÇ TATLITUĞ ÇOK BAŞARILI

Eğitmen gözüyle son dönemin popüler oyuncularından kimi beğeniyorsunuz?

Çalışan ve kendini geliştiren herkese saygım sonsuz. İyi oynadığı rolü tekrarlamayan her oyuncuya saygım sonsuz. Takip ettiğim isimler de var. Bir aktörü bir işte şu kostümle görüyorsun, oradan çıkıyor başka bir kostümü giyiyor ama aynı şeyi oynuyor. Oradan çıkıyor ve sinema filminde yine aynı şeyi oynuyor. Bunun da cehaletten kaynaklandığını düşünüyorum. Sahici aktör dediğimizde çok fazla isim yok bence. Dediğim şeyin örneğini yaptığı için de Kıvanç Tatlıtuğ’u gayet başarılı buluyorum. Bir işten diğerine geçerken oyuncu koçlarıyla eğitmenlerle çalışıp başka bir şey üretiyor. Bu da zaten olması gereken bir şey. O noktada doğru bir örnektir.

SİNEMA İÇİN VERDİĞİM KİLOLARI GERİ ALDIM

Nuran karakteri için bir hayli kilo almışsınız. Nasıl cesaret ettiniz?

Diziyi konuştuğumuzda ben başka bir sinema filmi için kilo verme aşamasındaydım. Nuran için 20 kilo aldım. Kilo insanı yaşlı gösteren bir şey. Normalde dizide benim çocuklarımı oynayan Ezgi ve Ceren’le aramda 10 yaş var. İnsanları Nuran karakterine inandırabilmem gerekiyordu. O anlamda da kilo almak çok yardımcı oldu bana. Zaten kilo almanın çok da özel bir şeyi yok. Tipik bir Türk kadınıyım, biraz hamur işi, biraz tatlı yediğinizde kilo alıyorsunuz zaten. Ben çok çirkin gözüküp, gönüllerin sultanı olmayı  tercih ederim.(bugun.com.tr)