Yalçın Akdoğan, Erdoğan'ın hangi rolüne dikkat çekti ?

Yalçın Akdoğan, Erdoğan'ın hangi rolüne dikkat çekti ?
Güncelleme:

Star yazarı Yalçın Akdoğan, cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi Erdoğan'ın bölgesel rolü üzerinden bir yazı kaleme aldı.

Tayyip Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde oynayacağı ‘bölgesel rol’ giderek daha büyük önem taşıyor. Bölgemiz adeta siyasi ve sosyal depremlerle sarsılıyor, yaşanan çatışmalar bütün fay hatlarını harekete geçiriyor ve ciddi kırılmalara sebep oluyor.

Irak mezhep çatışmalarıyla uçurumun kenarına gelmiş durumda.

Zalim diktatörün baskısı sebebiyle Suriye’de yaşanan iç savaş mezhep, din ve etnik köken temelindeki ayrışmaları derinleştiriyor.

Mısır’da yaşanan darbenin arkasından gelen otoriter rejim bir siyasi harekete ve toplum kesimine yönelik ceberrut politikalar uyguluyor.

İsrail’in Filistin’de yaptığı katliamlar anti-siyonizmi, batı karşıtlığını ve batının öne çıkardığı değerlere karşı antipatiyi daha da kışkırtıyor.

Din etiketli örgütlerin uyguladığı şiddet, insanlığın kanını donduran vahşet görüntüleri üretiyor.

Arap baharının tersine dönmesi ve bölgede otoriter eğilimlerin desteklenerek demokratik katılım kanallarının kapatılması radikalizmi artırıyor.

Batı ve yerli işbirlikçileri adeta bölgeyi ateşin içine atmış durumdalar. Demokratik eğilimlerin bölgede gelişmesi ve halkın gerçek iradesinin yönetime yansımaya başlaması demokrasi havarisi geçinen batıyı da, onunla iş tutan otoriter rejimleri de fena halde korkuttu. Şimdi film başa sarıldı ve muhalif sesler sisteme entegre edilmek yerine yer altına itiliyor. Açıkça radikalizm, şiddet, illegalite ve aşırılık teşvik ediliyor.

Bu çalkantının bölgeye büyük zarar verdiğine şüphe yok. Yaşanan çatışmalar dinse bile oluşan karşılıklı güvensizlik kısa sürede tamir edilemez. En önemlisi de bölge halkları batının öne çıkardığı değerlere ve kavramlara karşı antipatiyle yaklaşır hale geliyorlar.

Bu tıkanıklığı aşabilmenin yolu sözüne güvenilir bir liderin bölgeye ufuk ve vizyon çizmesi,belli kavramlar üzerinden teşvikte bulunmasıdır.

Erdoğan’ın bölgeye verdiği mesajlar yeni durumda hayati bir hal almıştır.

Özellikle mezhep çatışması ve şiddet üreten radikalizm karşısında Erdoğan daha kuşatıcı ve ılımlı mesajlar vermektedir. Sünni-Şii çatışmasına samimi şekilde dur diyebilecek, bu kardeşliği pekiştirecek mesajlar verebilecek isim Erdoğan’dır.

Din-devlet ilişkisi Ortadoğu’nun en kırılgan konusudur. Erdoğan’ın bölgede verdiği laiklik mesajı büyük etki uyandırmıştır. Halkın antipatiyle karşıladığı ve seçkinci elitlerin olumsuz anlam ve uygulamalarla şekillendirdiği kavramları yeniden, daha demokratik ve kuşatıcı şekilde kodlaması Erdoğan’ın ‘dönüştürücü liderlik’inin bir tezahürüdür. Bu etkiyi ancak ‘güvenilen’ bir kişi yapabilir.

İsrail hükümetinin gözüdönmüş uygulamalarının ürettiği Yahudi düşmanlığı ve antisemitizmkonusunda da söyleyeceği söz dikkate alınabilecek tek lider İsrail’e en sert tepkiyi gösteren Erdoğan’dır. Erdoğan zalime ‘zalim’ diyebilecek bir ahlaki duruşa sahip olduğu gibi, başka din ve mezheplere kin ve nefret aşılanmasını engelleyecek erdemli bir bakış açısına sahiptir.

Muhafazakar olup demokrasiden, değişimden, hoşgörüden, ılımlılıktan, laiklikten, farklı din-mezhep-etnik kökenlerin kardeşçe bir arada yaşamasından bahseden en etkili ve güvenilir lider Erdoğan’dır.

Darbeye ve otoriter yönetimlere karşı demokrasiyi ve katılımcılığı savunan isimdir Erdoğan. İçeride otoriter gösterilmeye çalışılan Erdoğan bütün bölgeye samimi demokrasi mesajları vermekte, demokrat geçinen batı bölgede otoriterliği teşvik etmektedir.

Cumhurbaşkanı olarak Erdoğan bölgenin kurtuluşu ve felahı için samimi gayretler gösterecek, önemli misyonlar üstlenecektir.